Trafik-kadın-taciz…

Konuşacak, belki de eleştirilecek şeyler olabilir kadınların otomobil kullanmaları konusunda. Tıpkı erkeklerin kullanmaları konusunda olduğu gibi… Benimbir kadın sürücü olarak son dönemde Türkiye’de kadınların otomobil kullanmasındaki en belirgin gözlemim, büyük bir kısmının hâlâ ‘ürkek bir güvercinle olgun bir kamlumbağa’ arasında bir görüntüde trafikte süzülmesi, diğer büyük kısmının da ‘aslan gibi kükremesi’ şeklinde… İkisinin ortasını yakalayanlar henüz geneli temsil etmiyor gibi görünüyor. Ancak ülke olarak bu konuda bugün bulunduğumuz nokta ‘konuşulacak’ ve ‘eleştirilecek’ kısımları biraz ikinci plana atıyor. Atmalı da zaten… 
 
Kadın olarak direksiyonun başına geçtiğinizde zaten 1-0 yenik başlıyorsunuz olaya. En basitinden ‘erkek’ sürücüler hep sadece ‘sürücüdür’. Kadınlar ise ‘kadın sürücüdür.’ Siz hiç ‘erkek sürücü duvara tosladı’ tarzından bir haber okudunuz mu? Ama sürücü bir kadınsa mutlaka ve mutlaka kadınlığı vurgulanır… Bütün bu vurgular da zaman içinde toplumsal bilinç altına hücum eder…  Erkek bir sürücü, genellikle erkek sürücülerin büyük hatalarını bile görmezden gelirken, küçük de olsa trafikte hata yapan bir kadın gördüğünde hemen içindeki ‘öğreten adam’ şahlanır: 
“Hanımefendi şeridi ihlal ediyorsunuz.” –Bu tip durumlarda hanımefendi kelimesinin yerine halk dilinde ‘hooooop’ diyebilirsiniz.-
 “Ooooo ana yola çıkmak için bu kadar beklersen akşama kadar burada bekleriz.” –Bu hata değil tabii, ama birçok ‘sabırsız’ erkek sürücüye göre affedilemez bir hata.-
…….
…….
Noktalı kısımlara tanık olduğunuz bütün cümleleri sıralayabilirsiniz.
Maruz kalınan ‘dalgaların’ boyutlarına hiç girmeyeyim. Herhangi bir arama motorunda Türkçe dahil muhtelif dillerde ‘kadın sürücü’ diye aratın, konunun maalesef ne kadar karikatürize edildiğini anlarsınız zaten…
Konuyu getirmek istediğim nokta geçen hafta içinde kadınların trafikte maruz kaldıkları şiddet ve tacizle ilgili olarak yapılan bir açıklama. ‘Pozitif ayrımcılık’ damarım tuttu. Bu açıklama bende çok olumlu düşünceler uyandırdı. Nedeni belki de bu meslek örgütünün bendeki imajının fazlasıyla ‘erkek egemen’ olması… Belki de o kadar ‘möhim’ işin arasında birilerinin de çıkıp –gayet de yerinde bir şekilde- ormandaki ağaçlarla ilgilenmesi… Müstakil Sanayici ve İşadamları Derneği’nin (MÜSİAD) Otomotiv Sektör Kurulu yaptığı açıklamada “Trafikte kadına yönelik şiddet ve tacizin önlenmesi için aktif cezai uygulamalar getirilmeli” diyor. 
 
Şehir dışı ikamet kadın sürücüleri artırdı
 
Raporda ilginç tespitler var. Sözgelimi “Günümüzde kadınların sosyal hayattaki etkinliği gün geçtikçe arttığı tartışılmaz bir gerçek. Sosyal hayattaki aktifliğin araç kullanımında kendini göstermesi de kaçınılmazdır. Özellikle büyük şehirlerde şehir dışında yapılan konutlar, alışveriş anlayışının değişmesi gibi çağdaş yaşamın getirdiği bir takım oluşumlar kadın için otomobil kullanımı neredeyse zorunlu hale getiren bir olgu haline gelmiştir. Son 10 yılda, ehliyet sahibi kadınların iki kat attığı görülmüştür” deniyor. 
Devamı da var:
 
Erkeklere göre daha bilinçli ve tedbirli araba kullanan kadın sürücüler, yolcu güvenliğine verdikleri önemle, araçlarında trafik ve ilk yardım seti bulundurmada ön sırada yer almaktadır. Kurallara riayet etmek hususunda erkeklerden daha titiz olan kadınların oluşturduğu bu tablo karşısında erkek sürücüler, çoğu zaman kadınları taciz etmeye ve şiddet uygulamaya başvurabiliyor. Kadın sürücülerin aniden önüne geçme, sıkıştırma, önlerinde aniden durma, klakson ve selektör yapma, direksiyonu üzerlerine kırmak gibi taciz ve şiddet uygulamaları en fazla bilinenleridir.
 
Trafik Araştırma Enstitüsü’nün 752 denek üzerinde yaptığı araştırmaya göre kadınların yüzde 35’nin trafikte en az 5 defa tacize, yüzde 65’inin ise 5’ten daha fazla tacize uğradığı ortaya çıkmıştır. Trafikte taciz veya şiddete maruz kalan kadınların paniğe kapılarak kaza yapmaları, bir süre ya da sürekli trafiğe çıkma korkusu yaşadıkları da uzmanlarca tespit edilen durumlardandır. 
 
Trafikte kadın sürücülerin karşılaştıkları taciz ve şiddet sadece trafikte değil sosyal hayatta da kadına bakış açısını yansıtması açısından dikkat çekici bir unsurdur. Genel olarak aile terbiyesi ve eğitim düzeyine bağlı olarak karşımıza çıkan kadına yönelik şiddet ve taciz olgusu trafikte sürekli olarak kendini göstermektedir. 
 
Trafik kurallarına uyma konusunda erkeklere göre daha dikkatli ve titiz olan kadın sürücülerin bu tutumları erkeklere örnek oluşturması gerekirken şiddete maruz kalmalarının nedeni olması kabul edilemez. Trafikte kadına yönelik şiddet ve tacizin önlenmesi için trafikte kadınları taciz eden sürücülere yönelik aktif cezai uygulamaların getirilmesi gerektiği kanaatindeyiz.
 
Cevap bırakın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.