Göz hakkı ve bahşiş halleri

Göz hakkı ve bahşiş vergisi. En baştan toplu olarak veririz biter gider, ne o böyle her adımda ayrı bir bahşiş tahsilatı (!)…

Gitmeden önce tek derdimiz buydu.

Anahtarı teslim edene bahşiş veriliyor muydu, verilmiyor muydu?

Allah başka dert vermesin…

Pratik hayat tecrübesi işte, öyle bir an geliyor ki ne zaman ne yapman gerektiğini bilmesen de, hissediyorsun. Birinin ‘işte şimdi’ işareti veriyormuş gibi vücut dilini kullanmasına gerek kalmıyor. Biz de o anı hissettik tabii… Bu 1.

Daha yetkili satıcının kapalı bölümünden otomobilin çıkarılması var. Onu da başka biri çıkarıyor.

İşte ‘hissettiğiniz anlardan’ biri daha… Bu 2.

Daha önce de yazdığım gibi, iyi ki Türkiye’de yeni araç değiştirme ortalaması 3-4 yıl, iyi ki benim gibi 10 yılı bulmuyorlar. 10 yıl aradan sonra yeni bir otomobilin direksiyonuna oturmak nasıl bir his bilmiyorum demeyeceğim. Biliyorum, çünkü bugüne kadar yaptığım iş gereği birçok yeni otomobil kullandım. Ama 10 yıl boyunca sadece kendi aracımı kullansaydım herhalde boyut atlamış gibi olurdum.

Peugeot 2008’imle -2008 model bir Peugeot değil, Peugeot 2008 tamam mı- bayiden çıktıktan sonra da pek yeni otomobilin farkına varamıyorsun aslında. Çünkü ilk 3-5 kilometre en yakın benzin istasyonunu bulmakla meşgul oluyorsun. Ya ben bir istasyon bulana kadar benzin biterse. Sahi, yeni otomobil alımında ilk depoyu yetkili bayi doldurtsa, parasını da müşteriden tahsil etse güzel olmaz mı sizce…

En yakın benzin istasyonuna kapağı atıyoruz. Duyduğumuz ilk cümle:

‘Tabanca depodan çıkmıyor abla.”

Tanımlanamayan bir ‘his’ daha bize doğru hızla yaklaşıyor. Bu 3.

Aman neme lazım, bildiğimiz bir istasyon değil. Az bi miktar benzin alalım. Her zaman gittiğimiz, eve yakın benzincide fulleriz.

Büyük hata!

O eve en yakın benzincide de tanıdık cümle. Demek ki bu işin standart cümleleri bunlar. Tanımlanamayan o ‘hissi’ artık çok yakından tanıyoruz. Bu 4.

‘Uğrayacağımız başka bir yer kalmadı…’ diyorsanız yanılıyorsunuz.

Parkederken ‘Gel gel Belma abla’ diye bağıran bir ses. Çok sevgili apartman görevlimiz. Allah allah sen ne zaman geldin oraya? Hiç görünmezdin buralarda. Artık çok iyi bildiğim his… Ben o ‘gel gel’in anlamını çok iyi biliyorum. Ve bu da 5.

Sanki Ferrari aldık. B buçuk segment bir model işte. Bende çok para mı var sanıyorsunuz siz!? -Ferrari alanlar ne kadar bahşiş dağıtıyor acaba-

Başıma bir şey gelmeyecekse yeni bir vergi türü öneriyorum: Göz hakkı ve bahşiş vergisi. En baştan toplu olarak veririz biter gider, ne böyle her adımda ayrı bir tahsilat (!)

Ha bu arada, şimdiden uyarayım. Bu ‘halleri’ başlıklı yazıları bitirmeye hiç niyetim yok. Pehlivan tefrikasından hallice yani.

Bu konu daha çok su kaldırır.

Bunun daha sürüş izlenimi var, uzun yolu var, şehir içi var, yoğun trafiği var…

Var da var…

Ley ley ley bitti.

Loy loy loyda sıra (!)…

Cevap bırakın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.