Renault, Trafic kurallarını değiştirmek istiyor

Geçen hafta Danimarka’nın Kopenhag kentindeydim. Renault’nun 2001 yılında yine aynı yerde tanıttığı Trafic modelinin yeni neslinin test sürüşleri için gittiğim bu kentte hazirana rağmen İstanbul'daki gibi iyi yağmur yedik. Tabii bu durum onlar için sürpriz değil.

Bu yılın eylül ayında Avrupa’da, son çeyreğinde ise Türkiye’de trafiğe çıkacak yeni Trafic, yeşil ve gri kaportasıyla Kopenhaglılara bizimle merhaba dedi yıllar sonra.

Test sürüşleri için kentin Doc’larında konuk edildik. Dockes adlı boş bir antrepoyu devralan Renault organizasyon ekibi, burayı bir tür müze, ayaküstü kahvesi, briefing noktası ve bir işyeri garajı haline getirmişti.

Müze olarak düzenlenen kapalı alanda, sıcak kahvemizi yudumlarken, Fransız markanın çok eskilere uzanan ticari araç tarihini de yenileriyle yanyana izledik.

Bir kahve içimlik 8-10 masalı Fransız cafelerini andıran bölümün hemen önünde yeni Trafic, yeni Master ama eski Renault Classic"leri yanyana sergileniyordu.

 

Renault Classic

 

Fransa’nın kapasite kullanımı yüzde 30’lara düşen Sandouville fabrikasında üretilecek yeni Trafic için Kopenhag doclarında başlayan ilk günkü test sürüşümüz, yaklaşık 40 km sürdü.

Renault Trafic Danimarka Kopenhag Test Surusu

İlk gün kullandığım gri Trafic, tam bir van olarak üretilmişti. İki yandaki kayar kapılar, görevlerini tam olarak yerine getirirken, hareket halinde devreye giren merkezi sistemle kilitli olmaları da önemli bir avantaj ve pratiklik olarak dikkatimi çekti. Aracın kargo bölümünde 450 kg’lik yük, sıkı şekilde bağlanmıştı. Bu da kullandığım aracı daha sert hale getirirken, gücünü deneme imkanı da sağlıyordu.

Kargo bölümüyle sürücü bölümünü bir kısmı karartılmış cam, büyük kısmı ise sac duvardan oluşan parça ayırıyor. Bu tür van tarzı araçlarda iç dikiz aynası da bulunmuyor.

Arka görüşü tamamen kısıtlı bu tür araçlarda, geri görüş kamerası şart.

Renault, yeni Trafic modelinde bazı donanımlarda geri görüş kamerasını iç dikiz aynasına entegre etmiş. Bunun olmadığı versiyonlarda ise baz modelden itibaren sağdaki dış dikiz aynası kör noktayı ortadan kaldıracak geniş açılı bir bölüme de sahip. Bu sayede nispeten daha güvenli manevralar yapılabiliyor ama yeterli bir önlem olduğunu söyleyemem.

Yeni Trafic, markanın yeni nesil Energy serisi dizel motorlarıyla yola çıkıyor. 1.6 litrelik twinturbo dizel motorda iki farklı versiyon var. Biri 300, diğeri 340 nm tork üreten bu motorların gücü ise sırasıyla 120 ve 140 hp. 

Konuştuğum Renault üretim sorumluları tek motordan iki ayrı güç ve tork revizyonunun şehir içi ve şehir dışı kullanım ihtiyaçlarına yönelik geliştirildiğini söylediler. 

Bu motorlardan 120 hp’lik olanı şehir içi kullanıma yönelik performanstan çok ekonomik yakıt tüketimine yönelik talebe yanıt verecek. Start and stop gibi araç durduğunda motoru da durduran ve çalıştığında çalıştıran teknolojinin standart olduğu 140 hp’lik motor seçeneği ise güç ve tasarrufu şehirler arası kullanımlara uygun araç arayanlar için sunmayı hedefliyor. Gerçekten bu versiyonda aracın 340 nm’lik torkunu kalkışlarda hissedebiliyorsunuz.

Renault, yenilediği Trafic modeline binek araçlarda R-Nav ve R-Link adlarıyla uyguladığı bilgi-eğlence sistemlerini R-GO adıyla uyarlamış.

Türkçe sesli yardım seçeneğinin de bulunduğu navigasyon, Kopenhag caddelerinde tamamen sorunsuz ve hassas görev yaptı.

İlk gün kullandığımız tek turbolu 115 beygir gücündeki gri renkli Trafic’te 6.2 litrelik yakıt tüketimini yakaladık. Yol bilgisayarının bu verisini Renault resmi olarak 6.1 litre olarak açıklıyor.

İkinci gün ise yeşil Trafic sırası bizdeydi. 1.6 dCi Twinturbo motorun görev yaptığı yeşil Trafic, kaldığımız minimalist otelin minimalist yol kenarı otoparkında emrimizdeydi. Haziran ortasında yağan serin yağmurla kontağı çevirdik.

Bu kez torkun gücünü hisseden tekerlekler, ıslak ve çakıllı otopark zemininde hafif bir pati çekti. Gazı hafif keserek, bunun daha ileri gitmesini ve belki de aracı kaydırmasını engelledim. Yola çıkarak, güzergahımızı izledim.

Bu kez ilk günkü yolculuğun bir başka benzerini şehir içi kullanımla gerçekleştirdim. İstanbul kadar olmasa da yine de yoğun ama akan Kopenhag trafiği yorucu değildi. Araç da yeni koltuğuyla plasiyerleri yormayacağının işaretini veriyor. Zaten Renault mühendisleri yeni koltuklar için epey ter dökmüşler. Bu koltuklar Trafic sürücü ve yolcularını şişman ya da zayıf, kısa veya uzun, genç yaşlı, ne olurlarsa olsunlar rahat yolculuk yapmayı artıracak şekilde yenilemiş. Yükseklik, bel ayarları yerinde, ileri-geri kaydırma tutacağı yine aşağıda. 

YENİ TRAFIC 9+1 OLACAK

Kısacası Renault, Trafic kurallarını yeniliyor. Yılda ortalama 2 bin adet sattığı Trafic için Türkiye yasalarına uygun 9+1 düzenlemesi de geliyor. Zaten Trafic modeli Türkiye’ye van halinde ithal edilip, minibüs tarzı dönüşüm işlemlerini Türkiye’de gerçekleştiriyor. Argen ve Aunde gibi dönüşüm firmalarıyla gerçekleşen bu dönüşüm, Trafic müşterileri için 9+1 düzenine de geçecek.

YENİ TRAFİC'İN FİYATI NE OLACAK?

Fiyatı henüz belli değil ama eski çizgilerdeki arka kısmı dışında yüzde 75 değişen yeni Trafic için fiyat yine aynı kalacak. Renault, Türkiye'de model yenilemesine rağmen ortalama fiyatı koruma politikası izliyor. Bu da 60 bin lira civarında bir etikete işaret ediyor.

Trafic bu fiyatla biraz piyasanın üzerinde kalıyor. Bazı modelleri ise yakalayamıyordu. Şimdi hedefi yukarıya çevirip, üstteki modelleri yakalamayı hedefine alacak…

Cevap bırakın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.