Rekor garanti

Türk otomotiv sektörü tarihi yıllarından birini yaşıyor. Lokomotif sanayi üretim, ihracat ve satış olmak üzere 3 ayrı kulvarda rekora doğru koşuyor. Yılın ilk 6 ayında ortaya çıkan tabloyla, otomotiv daha şimdiden rekorları garantiledi.

Otomotiv üretimi Ocak-Haziran döneminde yüzde 18 artışla 667 bin 592 bin adede, ihracat yüzde 8 büyüyerek 486 bin 336 adede ve kamyon ile traktör dahil iç pazar satışları yüzde 49 artarak 455 bin 269 adede ulaştı.

Otomotiv Sanayi Derneği (OSD) Başkanı Kudret Önen, 6 aylık verilerin rekorun habercisi olduğunu belirterek, “Nazar değmesin diyoruz. Rekorlarla dolu bir yıl olma ihtimali çok yüksek. Geçen yıl gerçekleştirilen yaklaşık 4.5 milyar dolarlık yatırımların meyvesini alıyoruz. Yeni projelerle üretim kapasitesi 1.8 milyona dayandı. Sürdürülebilir büyüme yakaladık” açıklamasını yaptı. Önen, 2015 yılı hedeflerini şöyle aktardı: “Otomotiv sektörü bu temposunu sürdürürse 2011’deki 1 milyon 190 bin adetlik üretim ve 2008’deki 910 bin adetlik ihracat rakamlarını sollayacak. Üretimin 1 milyon 225 bin adetle, ihratacın da 925 binle tüm zamanların en yüksek seviyesine çıkmasını bekliyoruz. Yurt içi pazar da artan taleple büyüyor. Türkiye 2015’te yılların hayali 1 milyonluk satışı görmeyi hak etti. Matematiksel olarak büyük bir negatif dış etken olmazsa, 1 milyonluk pazarı görebiliriz.”

Yeni hükümet süreci, Suriye sıkıntısı, Fed’in faiz belirsizliği ve Yunanistan krizinin otomotiv sektörüne olumsuz yansımasının pek fazla olmayacağını öngördüklerini belirten OSD Başkanı, “En kötü ihtimalle bile bu hedefler yakalanacak. Olumlu rüzgarla daha da yüksek rakamlara ulaşabiliriz” dedi.

Otomobil üretiminde de AB’nin önemli üssüyüz

2015’te başlayan yeni yatırımlarla otomotiv üretiminde yıllık kapasitenin 1.8 milyon adedin üzerine çıkacağını ifade eden Kudret Önen, “Kurulu kapasitenin 2 milyon adedin üzerine çıkması çok uzak değil. Tofaş’ın Fiat Aegea projesi geliyor, Hyundai tam kapasite devreye girdi. Toyota yeni bir model üzerinde çalıştığını açıkladı. Devreye alınacak yeni projelerle Türkiye, hafif ticari araç üretiminden sonra otomobil üretiminde de Avrupa’da önemli merkez olma yolunda” dedi. Euro/dolar paritesinin otomotiv sektörüne etkilerine de değinen Önen, şöyle devam etti: “Haziran ayı itibariyle, otomotivin Türkiye genel ihracatındaki payı yüzde 17 gibi yüksek bir seviyeye çıktı. Ancak ihracatın yüzde 7.5 artmasına karşın, euro/dolar paritesi sebebiyle değer bazında yüzde 10 azalma yaşandı. Euro bazında yüzde 11, miktar bazında yüzde 18 artış var. Otomotiv sanayi ihracatın lokomotifi olarak konumunu devam ettiriyor.”

ABD’ye birer örnek gönderseniz Avrupa pazarı kadar satış olur

Kudret Önen, otomotivin anavatanı ABD’ye açılmanın Türkiye için çok önemli olduğunu belirterek, “Herkesin final noktası Amerika’dır. ABD’deki bayilere bir araçtan numune gönderseniz, AB pazarı kadar satış olur. ABD’ye yapılan ihracatımız çok daha artacak, yeni modeller bu kıtaya gidecek. Her ürünün Amerika ayağının olacağına inanıyorum. Orta vadede yeni projelerin devamı gelecek” diye konuştu. Türkiye, ABD’yi ilk olarak 2019’da Ford Otosan’ın ürettiği Transit Connect’le keşfetti. İlk ihracat adetleri 20 bin adetler seviyesinde olmuştu. Ancak aracın Kuzey Amerika’da kendisi kanıtlamasından sonra Gölcüklü Connect’le 1 yılda 49 bin adetlik ihracat rakamı yakalanmıştı. ABD’ye ihraç edilen ikinci yerli araç yeni Doblo oldu. Doblo, RAM ProMaster City markasıyla bu kıtaya geçen yılın sonundan itibaren gönderilmeye başlandı. Tofaş, Kuzey Amerika’ya 2021’e kadar en az 175 bin araç ihraç etmeyi hedefliyor.

Cevap bırakın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.