Son 8 yıldır oldurulmaya çalışılan ama henüz olmayan; olmadığı halde varolan bir üretimden çok daha fazla konuşulan ‘yerli’ otomobil nedeniyle ‘yerlilik’ konusunda da epey kafamız karıştı gibi görünüyor…
Mesela artık Türkiye’de üretilen otomobillere ‘yerli’ değil de yerli üretim mi desek?
Bence demeyelim.
Aslında diyebiliriz de…
Gördüğünüz gibi benim de kafam karışık…
Bence hiçbir şey demeyelim…
Ne yerli ne yersiz…
Bazen bir otomobil sadece bir otomobildir
Ülke olarak bu kadar anlamlar yüklemeseydik, ciddiye alıp önem verseydik ama uzay mekiği muamelesi de yapmasaydık; inşaata gömdüğümüz paranın yüzde 1’ini koysaydık çoktan bir yerli bir marka çıkarmıştık zaten.
Hatta birden fazla…
Bu konu bir yana;
Mesela Türkiye’de üretimi olan dünyanın en büyük otomotiv üreticisi Toyota’nın Japonya dahil dünya üzerinde 26 ülkede 60’a yakın fabrikası var. Vietnam, Filipinler, Pakistan dahil…
Aklınıza gelebilecek tüm otomotiv markaları dünyada onlarca ülkede üretim faaliyetinde. Direkt yatırımla veya lokal ortaklıklarla.
Türkiye’de üretimi olan diğer Renault öyle…
Ford öyle…
Hyundai öyle…
Ford öyle…
Fiat öyle…
Türkiye’de üretimi olmayan Volkswagen Grubu’nun, BMW’nin, Mercedes’in, General Motors’un, PSA’nın ve diğerlerinin de öyle.
Hani ‘yerli üretim’ diye etiket koyuyoruz ya…
Yerli üretim elbette başımızın tacı. İnşallah çok daha artar. Ama…
Çok da kasmamak lazım aslında.
Dünya üzerinde bir otomobilin ne tüketici ne de üretici tarafından nerede üretildiğinin pek de fazla, hatta hiç konuşulmadığı sektörlerin başında geliyor otomotiv…
Bir yerli üretim, gereken koşulları sağlıyorsa üretildiği ülkenin en fazla satılanı oluyor zaten.
Tıpkı Türkiye’de olduğu gibi, tüketici gereken teveccühü gösteriyor.
Yeter ki üretim olsun!
