Yerli otomobile ilişkin tozduman arasında önce biraz maddi bilgi…
Opel: Kuruluş tarihi 1862; kurucusu Adam Opel, mühendis
Peugeot: Kuruluş tarihi 1896; kurucusu Armand Peugeot, mühendis
Renault: Kuruluş tarihi 1898; kurucusu Louis Renault, mühendis
Ferrari: Kuruluş tarihi 1898, kurucusu Enzo Ferrari, mühendis, yarışçı
Fiat: Kuruluş tarihi 1899; kurucusu Giovanni Agnelli, girişimci, fahri mühendis
Ford: Kuruluş tarihi 1903; kurucusu Henry Ford, mühendis, ilk seri otomobil T’yi üretti.
Bugatti: Kuruluş tarihi 1909; kurucusu Ettore Bugatti, mühendis
Chevrolet: Kuruluş tarihi 1911; kurucusu Louis Chevrolet, mühendis
Maserati: Kuruluş tarihi 1914; kurucusu Alfieri Mesarati, mühendis, yarışçı
Chrysler: Kuruluş tarihi 1925; kurucusu Walter Peray Chrysler, makinist
Citroen: Kuruluş tarihi 1919, kurucusu Andre Citroen, mühendis
Bentley: Kuruluş tarihi 1919; kurucusu Walter Owen Bentley, mühendis
Mercedes: Kuruluş tarihi 1926; kurucusu Karl-Benz, mühendis, aynı zamanda içten yanmalı motorun mucidi; ortağı Gottlieb Daimler, o da mühendis…
Porsche: Kuruluş tarihi 1931; kurucusu Ferdinand Porsche, mühendis
Toyota: Kuruluş tarihi 1937; kurucusu Kiichiro Toyoda, mühendis
BMW: Kuruluş tarihi 1937; kurucusu Franz Jozef Popp, mühendis
Volkswagen: Kuruluş tarihi 1937; Nasyonal Sosyalist Alman İşçi Partisi -Evet o malum parti-
Honda: Kuruluş tarihi 1948, kurucusu Soichiro Honda, mühendis
Lamborghini: Kuruluş tarihi 1963; kurucusu Ferrocio Lamborghini, mühendis
O çok öykündüğümüz Güney Kore’nin ünlü örneği Hyundai: Kuruluş tarihi 1967; kurucusu Chung Ju-Yung, sanayici
Esin kaynağımız Saab: Kuruluş tarihi 1947; kurucusu İsveç Uçak Anonim Şirketi…
Bir diğer esin kaynağımız Cadillac: Kuruluş tarihi 1902; kurucusu Henry Martyn Leland, mühendis girişimci. Markanın adını Fransız kaşif, Detroit’in kurucusu Antoine de la Mothe Cadillac’tan almış. Bugün GM’in bir parçası…
Bunlar çok eski diyorsanız, oyunun kurallarının pek de değişmediğini gösteren yenilerden bir örnek…
Tesla: Kuruluş tarihi 2003; kurucusu Elon Musk, mühendis, mucit ve girişimci, daha 44 yaşında…
Ve yakın gelecekte otomotivin uygulama alanına gireceğine inandığım sürücüsüz otomobiller başta olmak üzere otomotivde uygulanmak üzere birçok teknolojik yenilik üzerinde çalışan dev şirketlerin harikalar yaratan mühendisleri… Google, Apple…
Listeyi uzatmak mümkün, ama burada kesiyorum…
Bugüne geldiğimizde birçoğunun ortaklık yapısı, sahipliği değiştiğini görüyoruz tabii ki… Ama büyük hayallerin suladığı tohumların markaları bugüne kadar getirdiğini de görüyoruz. Farketmişsinizdir, kurucuların çoğu mühendis ve markalarına kendi soyadlarını vermiş… Bu markalar çoğu kurulurken Türkiye’de soyadı kanunu bile çıkmamıştı.
Yani demem o ki, hiçbir şey pat diye olmuyor.
Sebat etmek gerekiyor gerekiyor.
Türkiye otomotivde yüzde 100 yerli bir marka çıkaramadı, ama her şeye rağmen çok, ama çok şey başardı. Yerli otomobil tartışmaları arasında en çok gücüme giden de şu. Bunca yıl Türkiye’de yapılan üretimin yetkinliğini anlatmaya çalışanlardan biri olarak, Made in Turkey etiketi taşıyan otomobillere hayatları boyunca burun kıvıranlar birden bire yerlici oldular…
E biz bunu anlattık size yıllarca. 50 yıllık seri üretim serüveni, 20 yıldan fazla süren Ar-Ge tecrübesiyle Türkiye dünyanın otomotiv üretim üslerinden biri haline gelmesi nasıl yabana atılır!
Türk mühendisinin yetenekleri, becerileri konusunda hiç şüphe yok. Öyle olmasa dahil olduğu ortaklıklarda art arda yeni otomobil projelerini ortaklara kabul ettirebilirler miydi?
Bize çılgın projelerden çok, çılgın mühendisler ve bu çılgınlığa ‘maddi’ olarak arka çıkacak bir de devlet ya da özel sektör desteği gerekiyor. Siyasetin, seçim öncelerine denk düşen zamanlarda itelediği, itip kaktığı projeler değil… Tabii en ve en önemlisi de bu mühendislerin hayallerini gerçekleştirebileceği gerçek hukukun geçerli olduğu iş ortamı.
Şimdi bu yeteneğin yanında biraz girişimci ve biraz mucit ruhu lazım…
Soyadını bir otomobil markasına verebilecek kadar da hayalleri olan…
