Avrupa Birliği’nden çıkma kararı alan İngiltere bu kararının kısa, orta ve uzun vadeli sonuçlarını görmeye başlıyor. Uzun yıllarca otomotivin önemli markalarına sahip olan ancak bugün bunların çoğunu diğer ülkelere kaptıran İngiltere’de Aston Martin, Mini (patron BMW), Honda, Jaguar (patron TATA), Land Rover (patron TATA), Mc Laren, Nissan, Toyota ve Vauxhall (patron PSA) üretiliyor. Azımsanmayacak sayıda da yan sanayi firması aktif İngiliz otomotivinde. Yıllık 77.5 milyar sterlinlik bir ciro dönüyor… Peki Otomotive Brexit etkisi desek.
İstihdam, ihracat, Brexit?
169.000 kişi sektörden geçiniyor. Ülke toplam ihracatının yüzde 12’sini bu sektör gerçekleştiriyor. Burada üretilen ürünlerin yarısından fazlası AB ülkelerine gidiyor. (Kaynak: Anadolu Ajansı) Ancak bu kadar büyük bir ticaret hacmi Brexit yani İngiltere’nin AB’den çıkması kararı ardından zorda. Bunda en önemli sebepse belirsizlik içerisinde bulunan
gümrük vb konular. Eğer bu ve benzeri konular kısa zamanda çözülemezse İngiltere otomotivini zor yıllar bekliyor. Araç başı üretim, ihracat, yan sanayi maliyetleri hepsi bundan etkilenecek. Ve zaten içeride düşmekte olan taleple birlikte sektör ülkenin önemli lokomotiflerinden biri olma özelliğini kaybedecek.
Uluslararası ilişkiler ve sonuçları…
Bilkent Uluslararası İlişkiler Bölümü mezunu birisi olarak bize hep öğretilen şeylerden biri de “milletlerin kendi kaderlerini kendilerinin belirlemesi gerekliliği”. Burada da oldukça kuvvetli tartışmaların ardından referandumla AB’den ayrılma yani Brexit kazandı. Ve kararı “kendileri verdi.” Ancak bunun tüm ülkeye getireceği kimi sıkıntılı sonuçlar da olacaktı. Bu da biliniyordu.
Hele hele dünya ekonomisi de bir sürü belirsizlik, işsizlik ve sıkıntı içerisindeyken sanki pek de doğru bir hareketmiş gibi gelmiyor bana. Markalarının çoğunu başka ülkelere devreden İngiliz otomotiv sektörü şimdi de AB’den ayrılmanın sıkıntılarıyla baş başa. İhracat pazarları daralacak, ürün ne olursa olsun üzerine ek gümrük vb maliyetler binecek, rekabetçilik mecburen azalacak. Sonucu tam olarak hesaplanmamış politikalar, onu gündeme getirenlerden çok, kendilerine sorulsa da yine her zaman olduğu gibi halkın sırtına binecek. Ders olmalı…
