Renkli çarşaf tamam sıra otomobilde

En ciddi komedi bu…

Haberin üst başlığı:

Suudi Arabistan’ın en reformist kralıydı

Başlık:

Kadınların otomobil kullandığını göremedi.

Bir ulusal gazetenin iç sayfalarından biri. Sayfayı yapan editör kral hayranıydı sanırım. Ya da müdürü sıkı sıkıya tenbih etti. “Aman ha Kral Abdullah, sayın cumhurbaşkanımızın kankasıydı. Övücü bir sayfa olsun.”  Editörün elinin ayarı kaçmış gibi.

Kral’ın reformları say say bitmiyor. Haberin devamında yazıyor.

Kadınlar için din adamlarıyla çatışmak pahasına ‘reform’ niteliğinde kararlar da almış. Mesela renkli çarşafa izin vermiş. –Maazallah renkli çarşaf için değer miydi bu kadar yiğitliğe. Siyahın nesi var canım!– Televizyonlarda müzik yayını serbest kalmış. Kadın yazarların kitapları fuarlarda yer alabilmiş. Olimpiyatlara ilk kez kadınlar katılabilmiş. Kadınlar ilk kez avukat olabilmiş.

Ayrıca bir röportajında da ‘Bir gün kadınların da otomobil kullandığını göreceğiz ama bu zaman alacak’ demiş.

Reformizmin şahikası!

Dünyada kadınların otomobil kullanmasının yasak olduğu tek ülke. Defalarca duyduğumuz bir konu ama yine, yine, yine konuşmak gerek. Düşünsenize uzay mekiği bile kullanabilirsiniz ama bu ülkeye giderseniz direksiyon yasak. Beni en çok zıvanadan çıkaran da birkaç ‘mantıklı aykırı ses’ olsa da kadınların bu durumdan pek de şikayet etmemesi. Kimse çıkıp ‘ama bunlar bile o ülke için büyük bir aşama’ demesin, valla kalbinizi kırarım. Aşama dediğiniz şey nedir ki aşar geçersiniz. Hem siz kral değil miniz? Ha dengeler falan değil mi? Biraz da dengeleri sarsın ve bunun için bedel ödeyin ne olur ki!

Ben de neden söz ediyorum. Daha bu ülkede kadınlar hâlâ eş ya da babalarının izinleri olmadan evlenemiyor, seyahat edemiyor, okula gidemiyor, hatta banka hesabı açamıyor… Bakkala bile gidemiyor. Bizden bi meczup dememiş miydi geçenlerde ‘bakkala giden kadının bacaklarını kıracaksın’ diye.

Bu ülkenin kadınları oy kullanamıyor…

Oyoyoyoyoy!!!!

Bu yıl yerel seçimlerde belki.

Onun sözünü de Kral Abdullah vermişti 2011 yılında. Göremeden gitti.

Sen gel Atatürk’e kurban olma…

Buna ne denir bilmiyorum ama reform denmeyeceği çok aşikar. Daha kadınların otomobil kullanmasına izin verme aşamasındaysak…  

Bırakın dağınık kalsın.

 

Cevap bırakın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.