Çölde Türk aslanı

Son 4 yılda 1.6 milyar dolar yatırımla yıllık üretim kapasitesini 400 bin adede yükselten, Yeniköy’de yeni tesis kuran ve tüm ticari araç ürün gamını yenileyen Ford Otosan, bu kez kamyonda büyüyecek. Ford Motor Company’yi Çin, Brezilya ve Rusya gibi dünyanın en büyük ağır ticari araç pazarlarına Türk mühendisliği sayesinde sokmayı başaran şirket, yeni yatırımlara hazırlanıyor. Ford Otosan, yarattığı ağır ticari araç markası Ford Trucks ile 5 yıl içinde 50 ülkeye girmeyi planlıyor. Orta vadede hedef ise 60 ülkeye ulaşmak. Şirket Eskişehir fabrikasında ürettiği yüzde 90’ı yerli Cargo kamyon modelini Ortadoğu’dan Rusya’ya, Afrika’dan Avrupa’ya kadar ihraç edecek. Ford Otosan yeni ihracat pazarlarıyla, Eskişehir İnönü tesisinin 15 bin adet olan üretim kapasitesini 30 bine çıkaracak.

Ford Otosan, ürettiği her 3 kamyondan birini ihraç ederek, yaklaşık 10 bin kamyonu dünyaya gönderecek.

Yerli üretici, Ford Trucks markasıyla Fas’a ‘Merhaba’ diyerek, Kuzey Afrika ve Sahra Altı’nın kalbi olarak nitelendirdiği pazara girdi. Yurt dışında 22’nci Ford Trucks 4S tesisi, Ford Motor Company’nin 108 yıllık iş ortağı, ABD’li devin ilk otomobili T Model’i satan SCAMA işbirliğiyle Casablanca’da açıldı. Ford Otosan, 2020’de 20 bin kamyonun satılmasının beklendiği yaklaşık 1.1 milyar euroluk Kuzey Afrika pazarından ‘Ford Trucks’ markasıyla yüzde 10 pazar payı hedefliyor.

Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Fikri Işık, Koç Holding Otomotiv Grubu Başkanı Cenk Çimen, Ford Otosan Kamyon İş Birimi Genel Müdür Yardımcısı Ahmet Kınay ile SCAMA yöneticilerinin katıldığı Ford Trucks’ın açılış töreninde konuşan Ford Otosan Genel Müdürü Haydar Yenigün, “Fas, Ford Trucks’ın Kuzey Afrika pazarına yönelik yatırımlarının stratejik başlangıç noktası. Önümüzdeki dönemde Kuzey Afrika ağır ticari araç pazarında ilk 3 marka arasına girerek yüksek bir pazar payı elde etmeyi hedefliyoruz” dedi.

2010’dan bu yana Ford Motor’un global kamyon geliştirme merkezinin Türkiye olduğunu ifade eden Yenigün, hedeflerini şöyle aktardı: “Türk mühendislerinin yarattığı ve geliştirme lisans hakkı Ford Otosan’da olan Cargo kamyonla Brezilya, Çin ve Rusya’da önemli hamleler yaptık. Global Kamyon Anlaşması ile Brezilya’da ortak parçaların üretilmesi konusunda işbirliği gerçekleştirdik. Kamyon projesi Çin’de JMC markası ve Rusya’da Avtotor işbirliği ile üretim yapılmasına kadar uzandı. Bu ülkelerde projeler Türk mühendisler tarafından yürütüldü. Şimdi Fas’la büyük önem verdiğimiz Fas’a girdik. Fas’tan Kuzey Afrika ile Nijerya, Gana, Angola gibi ülkelerin yer aldığı Sahra Altı pazarlara ulaşacağız. 2014’ten Kuzey Afrika’da 16 bin adetlik kamyon satışı oldu. 2020’de bu rakamını 20 bin adede ulaşmasını bekliyoruz. Bizim hedefimiz de yüzde 10 pazar payı alabilmek. 2016’da 25, 2020’de 50 ülkeye ulaşacağız. Bugüne kadar İnönü’de 200 bin adetten fazla Cargo kamyon ve çekiciyi banttan indirdik. Şu an 7’nci jenerasyon Cargo’yu üretiyoruz. Kamyon işimizi daha ileri götürmek için çalışıyoruz.”

AFRİKA ÜRETİM RADARIMIZDA

Haydar Yenigün, ağır ticari araç devlerinin büyük önem verdiği Fas’ta yeterli talebi yakalamaları halinde ülkede yatırım yapabileceklerini söyledi. Casablanca’daki iş ortakları SCAMA’nın 1972’de montaj tesisi kurduğunu hatırlatan Yenigün, “Fas bizim Kuzey Afrika üssümüz. Eğer yeterli potansiyel yakalarsak üretimi düşünebiliriz” dedi.

REKOR GARANTİ ESAS PATLAMA 2016’DA


Koç Holding Otomotiv Grubu Başkanı Cenk Çimen, 1 Kasım seçimleri sonrasında otomotiv pazarının canlanmasını beklediklerini söyledi. Çimen, “Rekor satış garanti. Son 2 ay 200 bin adede yakın binek otomobil ve hafif ticari araç satışı öngörüyoruz. Yaklaşık 32 bin adetlik ağır kamyon dahil edersek 960 bin adetlerde bir pazar oluşur. Bu da tüm zamanların en yüksek satışı demek” diye konuştu. Cenk Çimen, tek parti iktidarıyla siyasi belirsizliğin sona erdiğini ve otomotiv pazarının 2016 yılında daha da büyümesini beklediklerini sözlerine ekledi.

KUR ARTIŞI OTO FİYATLARINA YANSIMADI

Haydar Yenigün, seçimden sonraki ilk 5 iş günü içinde kurların henüz bir noktaya oturmadığını bu yüzden biraz beklemek gerektiğini belirterek, Kasım ayının geçen yıllara oranla biraz daha sakin, Aralık ayının da geçen yıl seviyelerinde gerçekleşmesini öngördüklerini belirtti.
Haziran’dan bu yana yükselen döviz kurlarından doğan maliyet artışlarının kendileri de dahil olmak üzere birçok şirket tarafından tam olarak fiyatlara yansıtılmadığını söyleyen Yenigün, şöyle devam etti: “Kurların netleşmesini beklerken fiyatlarımızı belirli bir seviyede tutarak, rekabetçi pozisyonumuzu korumamız gerekiyor. Gerileme ile birlikte elimiz rahatlasa da yine önemli oranda bir fark mevcut ve bunu yansıtmadık. Sona aya gelirken bu farkların fiyatlara yansıtılacağını düşünmüyorum. Gerek üretici olarak gerekse distribütör olarak sanıyorum bu maliyet artışlarını yine biz karşılarız ve bu şekilde satışların belirli bir seviyenin altına düşmemesi için destekleriz.”

Cevap bırakın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.