Geçtiğimiz hafta 7 kez Formula 1 yarışına ev sahipliği yapmış, 2013’den bu yana İntercity Park tarafından kira sözleşmesiyle kullanılan 2.200 dönüm büyüklüğündeki pistte, Vural Ak’ın konuğuydum. Artık ücretsiz gezilebilecek halka açık bir müze haline gelmiş olan ünlü “Vural Ak’ın Garajı’nda bir kaç ay sonra başlayacak VFest adını verdikleri muhteşem rüyasını anlattı.
Kısa notlarının yazılı olduğu bir not defteri elindeydi ama o bütün gelişmeleri neredeyse saniye saniye takip ettiği için, hemen her şeyi doğurdan anlattı. Biraz canı sıkkındı. Ama fazla renk vermiyordu. Oruçluydu. Canını sıkan konuları hemen açmasa da konuşmamızın ilerleyen dakikalarında iş anlaşıldı. İlerleyen satırlarda Vural Ak’ın can sıkıntısının nedenini de yazacağım size. Ama önce işin heyacanlı kısmını anlatacağım.
Ağır ağır başlayan konuşma, giderek ivme ve heyecan kazandı.
Türkiye’de Formula 1 Pisti imarlı 2200 dönüm büyüklüğündeki alan Eylül ayında 4 günlük 500 bin kişilik katılım beklenen muhteşem bir etkinliğe hazırlanıyor. Türkiye’nin en önemli otomobil gösteri merkezlerinden birinde otomobil fuarlarından sonra Türkiye’nin otomobil ve motosiklet odaklı en büyük etkinliği gerçekleşecek.
- Bu etkinlik için deneyimli İngiliz Goodwood Festivali ve Frankfurt Messe Fuarcılık ile ortaklık oluşturulmuş.
- Dünyadaki en hızlı otomobiller bulunmuş, davet edilmiş, Schumacher’in ter attığı piste gelecekler.
- Hızlı ve Öfkeli film serisinin otomobillerini “yapan” kulüp ile buluşulmuş ve o filmde kullanılan otomobiller gelecek.
- Monster adı verilen otomobil canavarları gelecek ki içlerinde 2500 beygir gücünde olan ekstra ordinaryüs SUV’lar olacak.
- Motosikletlerin en babaları kendilerine ayrılan alanda bulunacak.
- Dublörler gelecek. Ana yarışlardan rol çalacak kadar etkili bu dublörler, önde gelen Hollywood filmlerinde ünlü aktörlerin yerine direksiyona geçerek, en atraksiyonlu sahnelerde yüzlerini göstermeden rol almış isimler.
- Nascar yarışlarının araçları gelecek.
- Grup A gibi yarışların tozunu atan 20 civarında ralli aracı gelecek. Özellikle 1000 beygir ücündeki Grup B araçlar da VFest’in konuklarından olacak.
- Bir de F1 araçlarını getirecek. Yılın F1 takvimine giremese de bu otomobil dünyasının zirve yarışına katılıp iz bırakmış emekli F1 otomobilleri İstanbul’a gelecek.
- Dev tekerlekli, güçlü offroad araçları, kamyonetler, supertruck’ler misafirler arasında yer alıyor. TV’lerde gördüğümüz bu araçların pist üzerinde metal bir rampa üzerinden havalanıp, 50-60 metrelik uçuşları izlenebilecek. En küçük bir aksaklık bu araçların taklasına neden oluyor bilindiği gibi.
- Drift… “Arabacıların” en sevdiği. Hakkını verecek otomobillerde lastik bile yakılacak.
- SoloTürk yıldızlarıyla görüşülüyor. Brithling yıldızlarıyla anlaşma sağlandı. Uçaklar pistteki gösterinin üzerinde harika uçuşlar hesaplıyor.
Vural Ak’ın bir diğer planı ise yerli otomobil standı. Öncelikle 1960’ın talihsiz yıldızı, kadri sonradan bilinmiş DEVRİM otomobilini Eskişehir’den getirecek. Bir de bunun yenisi olması mümkün bir aracı -Bu kısımda fazla sır vermiyor- yanyana göstermeyi planlıyor. İşte eskisi işte yenisi diyecek. Bu kısmı ben de çok merak ettim. Henüz ortada bir yerli araç yok. Belki üzerinde çok konuştuğumuz yerli aracı değil de yerli yarış otomobilini Devrim’e arkadaş sergileyebilir.
Vural Ak’ın her biri plakalı, hatta OGS’li klasik araçları da halka açık olacak. İsteyen bu araçları pistte kullanabilecek.
Vural Ak, anlatmakla bitiremiyor. İnanması çok güç olsa bile inanılmaz bir büyük buluşma oluşmuş durumda. Dünyanın en hızlı, en güçlü arabaları İstanbul’a gelecek. Egzotik arabalar dahil.
Bu araçların çoğu Amerika’dan gelecekler. Transferleri 30-35 gün sürüyor.
27 Eylül ile 30 Eylül tarihleri arasında yapılacak VFest için 20 veya 30 TL’lik biletler tüketicilerin dolu günler geçirmelerine yetecek.
Yeme içme de olacak ki normal dükkan fiyatına. Döner kaç liraysa yine o kadar, içecekler de öyle. Fahiş fiyat olmayacak.
Etkinlik süresince pistte isteyen istediği arabayla turlayabilecek. Hemen belirtelim direksiyon uzman ellerde olacak ve “konuk” yan koltukta pistin kokusunu tadını alabilecek.
Ama zaten İstanbul Park pistinde isteyen kendi aracıyla diğer zamanlarda 250 TL karşılığında direksiyona oturabiliyor. Daha ileri aşamalar içinse Clio Cup, Megane Cup gibi biraz daha eğitimli etkinliklere dahil olması gerekiyor.
Vural Ak’a ortaya çıkan bütçeyi ve değeri sordum. “Hesaplanamayacağını” söyledi. Bu araçların her biri zaten çok değerli. Bir de bunların sigortaları, yolculukları işin içine girince ortaya gerçekten “Paha Biçilemez” bir organizasyon çıkıyor. Bu etkinliğe girişen Vural Ak, 3 yıl zarar etmeyi göze aldığını söyledi. Bu zararı üstlenmesindeki amacının karamsar günler geçiren Türkiye’de yüzlerin gülebileceğini de göstermek.
Size de belki günde 100 TL harcayarak, nefis bir gün geçereceğiniz, otomobile ve motosiklete doyacağınız keyifli bir karar gerekiyor. Otopark sorunu yok, saat sınırı yok, keyif sınırı yok.
İlla İstanbul’da olmanıza gerek yok. Tarihlerini açıkladık. O tarihlere şimdiden 50-60 TL’lik ucuz uçak bileti bulanabilir. Sabiha Gökçen Hava Limanı piste çok yakın ve o tarihlerde piste ücretsiz direk araç servisleri de yapılacak.
Etrafta pek çok otel var. İstenilen bütçeye uygun otel de sorun değil.
İsteyen motosikletliler pist yakınlarındaki bir alanda çadır dahi açabilecek. Sadece etkinlik alanının içinde konaklamak, uyumak, sızmak “ceza sahasında yapılmaması gereken hareketlere” giriyor.
Can sıkıntısı
Vural AK’ın canını sıkan konu ise yabancı değil yerli. Böylesine büyük bir etkinlik için yabancı firmalarla temaslarını tamamlayan ve anlaşma altına alan Ak, Türkiye’deki arabacılara sitem ediyor.
Seçimler öncesinde hiç bir distribütörün böyle bir etkinliğe iştirak etmeyi gündeme almadığını söylüyor.
“Aman, durun bekleyelim” anlayışının egemen olduğunu ifade eden Ak, “Bu seçim ortamı geçecek. Burada yaşamaya devam edeceğiz. Keyfimizi bozmaya izin vermeyelim. Hepimiz buradayız ve otomobil satacağız, kiralayacağız” diyor.
Ak’ın diğer bir can sıkıntısı ise TOSFED. Federasyon’un son başkanı Serkan Yazıcı ile iyi başlayan süreç, artık tam bir kaos.
İşin içinde hiç süper spor otomobil kullanmamışlara, Porsche kullandırılması istekleri de var, yarış maliyetlerinin yüzde 300 fazla fatura edilmesi de. Yarışlara resmi hakem göndermeme gibi tarife dışı engeller de Vural Ak’ın karşısına çıkmış.
İşin en ilginci ise …
Bunu bir sonraki yazımda anlatacağım..
