Almak için sabır lazım

Mazda’nın giderek büyüyen ve Avrupa’da 1,5 milyon adetlik yıllık satış rakamına koşan küçük crossover sınıfındaki yeni oyuncusu CX-3 konuğumdu.

İstanbul’dan başlayan yolculuğum İzmir’e kadar sorunsuz tamamlandı.

Mazda’nın Türkiye’deki satışlarını da yeniden yükseltecek en önemli koz yeni CX-3.

Satışa çıktığı ilk ay olan temmuzda da bunu belli etmiş zaten araç ve genel müdür Nurkan Yurdakul’un verdiği bilgiye göre araçta yılın son aylarına kadar da sıra var. Satın almak için sabırlı olunması gereken bir araç.

Öncelikle aracın görünümünden söz edelim. İç ve dış çizgileri yenilikçi, cesur ve hareketli. Araç dışarıya adeta enerji yayıyor. Güçlü ön görünüm, iri ızgara ve kendine özgü farlarla kendini gizlemiyor. Yanal görünüm ise adeta bombeli. Araç önden arkaya doğru küçülürken, kavisli çizgiler aracı şık gösteriyor. Arkada ise Japon lüksünün diğer markalarında da görünen hatlar belirgin.

Yeni Mazda CX-3 4275 mm’lik uzunluğa, 2570 mm aks uzunluğuna sahip. Bu ölçülerle B segmenti küçük otomobil platformu kapsamında bulunuyor. Segment rakipleri Renault Captur, Citroen Cactus, Fiat 500L, Opel Mokka, Skoda Yeti, Peugeot 2008, Nissan Juke gibi modeller.

Mazda, Ford ile yollarının ayrılmasından sonra geliştirdiği SkyActive teknolojisini geliştirmeye devam ediyor.

Japon markanın esas olarak Avrupa pazarında iş yapmasını beklediği küçük hacimli küçük motorlu crossover modelinin güçlü yanlarından başlayalım.

Aracın ön kaputunun altında 1.5 litrelik 105 beygir gücünde bir dizel motor görev yapıyor. Aracı çalıştırdığınızda ayağınızın altındaki gaz pedalına dokununca daha güçlü bir motorun homurtusu geliyor. Ayağınız gaz pedalına dokunduğunda ise aslında bunun bir sesten ibaret olduğunu anlıyorsunuz tabii. Normali de bu zaten.

Kullanıcıya güven veren bir ortam aslında bu. Ama tabii bu homurtunun da bir bedeli var. Yakıt tüketimi 100 km’de 7.2 litrenin altına inmedi. 44 litrelik yakıt deposu için hızlı bir tüketim miktarı.

Yeni CX-3’ün motoruna 6 ileri otomatik bir şanzıman kombine edilmiş. Gayet verimli çalışan motor-şanzıman ilişkisi, cruise kontrol devreye alındığında çok uyumlu bir üçlü oluşturuyor. Bu da yakıt tüketimine yansıyor ve daha az yakıt tüketerek, daha uzun bir menzil katedebiliyorsunuz.

Aracın bir başka özelliği ise 4×4. Bu arazi araçlarındaki gibi gerçek bir 4×4 sistemi değil. Normal yol ortamında yağmur ve kış şartları gibi olağan durumlarda öndeki gücü elektronik olarak arkaya aktaran elektronik bir sistem. Araçtaki sensörlerden gelen verileri değerlendiren aracın beyni, kayma durumlarında endeki gücü arkaya da aktararak, çizginizi korumanıza imkan veriyor.

Aracın içine girdiğimizde ikili bir ortamla karşılaşıyoruz. Aracın sürücü kısmı ile ön yolcu kısmı iki ayrı bölüm olarak tasarlanmış. Misafir odası da diyebileceğimiz sağ ön koltuğun karşısında klasik otomobil hatlarından çok “modern stilde bir mobilya takımından bir bölüm” duruyor. Ortadan başlayan enine hat üzerinde metal bir çizgi uzanırken, onun çevresini deri kaplı bölüm tamamlıyor. Bu hattın iki ucuna jet motorlarını andıran yuvarlak havalandırma ızgaraları yerleştirilmesi şık olmuş. Enine hattın üzerine üçüncü bir havalandırma ızgarasının gizlendiğini de belirtelim.

Sürücü ile yolcu bölümlerinin arasını, yeni dönemin modası adeta harici gibi duran sabit bilgi-eğlence sisteminin ekranı ile vites konsolu ayırıyor.

Bu bölümde genel olarak alışkın olduğumuz dikine bir hat oluşturan “orta konsol” sadeleştirilmiş.

Peugeot’nun yeni modellerinde de gördüğümüz sade ön tasarım yeni CX-3 modelinde de yakalanıyor. Üstteki 7 inçlik bilgi-eğlence sistemi aracın pek çok özelliğini yönetecek yetenekte tasarlanmış.

Geri görüş kamerası görüntüsü de geri vitese aldığınızda 7 inçlik bu ekrana yansıyor.

Aracın multimedya sistemi üzerinden akıllı telefonunuzu araca bağlayabiliyorsunuz. Eller serbest telefon görüşmelerinizi bluetooth bağlantı üzerinden araç hoparlörlerinden yapabilirsiniz.

Ayrıca Mazda’nın radyo uygulamalarını akıllı telefonunuza indirirseniz internet üzerinden radyo da dinleyebiliyorsunuz.

Multimedya sisteminin altında aracın modern iç hatları olduğu için klasik beklenti sona eriyor. Enine hattın altına indiğimizde ise önce üçlü klima kontrol düğmeleri bizi karşılıyor.

Bu düğmelerle klima sistemi aracın içini küçük olmasının da etkisiyle kolaylıkla iklimlendirebiliyor. 40 santigrat derecelerin olduğu İzmir bölgesinde araç siyah arka camların da koruması altında içindekileri hiç şikayet ettirmedi.

Sürücü mahalli ise klasik bir Mazda 3. Sportif gösterge paneli, küçük sayılacak bir direksiyon ve üzerindeki tuşlar kullanışlı. Direksiyonda kullanılan karbon fiber efekti ise aracın sportif görünümüne en yüksek puanı yazan faktörlerden biri. Az ama net.

Buradan motor devrini, hızınızı, yakıt tüketiminizi, yakıt durumunuzu izleyebilmenizi sağlayan göstergeler konumlanıyor. Ortadaki ana kadranda motor devir göstergesinin yer alması aracın sportifliğine vurgu yapıyor.

Gösterge panelinin üzerinde üst donanımda yer alan head up display sistemi de bulunuyor. Gözünüzü yoldan ayırmadan hızınızı bu ekrandan görebiliyorsunuz. Ayrıca bu ekrana şerit takip sisteminin görüntüsü de yansıyor.

A, B ve C sütunlarının kalın tutulması güvenlik açısından önemli olabilir ama yanal görüşleri engelleyici ve görüş açısını daraltıcı etkileri inkar edilemez.

Fiyatları 75.800 TL’den başlayan CX-3 iyi bir yol arkadaşı. Geniş olmayan ama yeten bir bagaj ile uzun yolculuklara çıkabilirsiniz.

Aracın İzmir-Karaburun çevresindeki görüntülerini izlemek için

Yeni Mazda CX-3 İzmir yollarında

Cevap bırakın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.